DİKKAT: Sağlığınıza gerçekten değer veriyorsanız, özellikle, önemli sonuçlara yol açabilecek hastalıklarda doktora görünmeyi ihmal etmeyiniz! Basit bir rahatsızlık sandığınız belirtiler, yaşamsal önemde bir hastalığın ön belirtileri olabilir!.. Hastalıkların teşhisi ve tedavisi yalnızca uzman tıp doktorlarınca gerçekleştirilebilir!.. Lütfen bu konuyu göz ardı etmeyiniz!.. Bu site deki bilgilerin hiç biri hastalıkların teşhisi veya tedavisi amacıyla yazılmamıştır. Bitkilerle yapılan tedavi sadece vücuda bir destek amacı iledir. Bir tıp doktoruna teşhis koydurmadan burada verili bilgiler ile, şikayetiniz ne olursa olsun kendi kendinizi tedavi etmeye kalkmayınız. ŞİFALIBİTKİLER ve BİLGEADAM Sitesi Sağlıklı Günler Diler... | |||||
KEKİK
Latince ismi : Thymus serpyllum *KEKİK NEDİR? DÜNYA BUNU NEDEN GİZLİYOR ?* Kekiğe ilgi duyan bir halk hekimi kekiği araştırmaya başlar. Kekikle ilgili çalışmalar yaparken kekiğin öldürmediği 1 tek mikrop bakteri virüs olmadığını farkeder. Almanya'da bilimsel araştırma yaparken Türkiye'den kekik iksiri ister . Amacı kekiğin etkisini bakteri ve virüslerdeki etkisini kanitlamaktir. Laboratuarın soğutucu dolabına kekik iksirini koyar ama ağzını açık unutur. Sabah geldiklerinde diğer tüm dolapdaki araştırma ve deneme için bulunan tüm bakteri ve mikroplari öldürdüğünü farkederler. Tüm biolog ve araştırmacılar çok şaşırır. İş o kadar ciddi boyuta ulaşır ki araştırma ekibi korkar ve araştırma yapmakdan vazgeçer. Çünkü kekiğin gündeme gelmesi dünya kimya sanayinin çökmesi anlamına gelmektedir. Tamamen doğaldır ve çok güçlüdür. kekik yağında yaşayan 1 tek canlı özel bir enzim olduğunu farkeder. Ve bu enzim kekik yağında mayalanir. Bu enzimi bitkiler üretir ve elde edilmesi zordur. Kekik mikrop öldürücü özelliği ile antiseptik, antimikrobik bir bitkidir. Ayrıca içeriğindeki maddelerle vücutta hücre koruma sistemlerini güçlendirmesiyle antioksidan, kanser oluşumunu engellemesiyle antikanserojen, her türlü karın ağrısı ve gaz giderici özelliği ile antispazmodik, romatizmal hastalıkları iyileştirmesiyle antiromatizmal, diyabet hastalığını engellemesiyle antidiyabetik ve vücuttaki kolestrol oranını ayarlamasıyla antikolestremik özellikler taşımaktadır. Bu özellikleri ile kekik, yaşlılığı geciktirmekte, tümör oluşumunu engellemekte, şeker hastalığına iyi gelmekte ve iyi gelmekte ve gıdaların bozulmasın doğal yolla engellemektedir. *FAYDALARI* @Bedeni kuvvetlendirir @Hazmı kolaylaştırır. @İştahsızlığı giderir. @Sinirleri kuvvetlendirir. @Kalp çarpıntılarını keser. @Bağırsak iltihabını iyileştirir. @Salgı bezlerinin düzenli çalışmasını sağlar @Böbreklerde ve mesanedeki mikropları öldürür. @ kanser hücrelerinin yeni damar oluşturmasını önler. @Afrodizyak özelliği vardır. @Hastalıklara karşı direnme gücünü artırır. @Çocuklarda görülen kansızlığı giderir. @Kan dolaşımını düzenler. @Müzmin öksürük, astım, bronşit ve zatüreede tedavi eder. @Grip, nezle ve anjinde tedavi eder. @Kekik suyu romatizma ağrılarını dindirir. @Kandaki şeker miktarını azaltır @şeker hastalarının yaralarını 1 haftada iyileştirir. @ göz kurlarını düşürür @ Pankreas onarımı yapıyor insülin salgılanması sağlar @ şeker tedavisinde çok etkilidir @ kekik yağından 100 kat etkilidir @ tüm canlıların üzeri kitin kaplıdır. Bu çok güçlü bir zırhdır. Bedende ki solucan kurt ve parazitlerin yumurtalarını çatlatır ve öldürür bunu yapan tek ilaçtır. @ mantarı hastalıklarda 100 de 99 etkilidir @ parmak arasındaki yaraları kaşıntıyı 3 günde tedavi eder. @ ayak kokusunu önler @ Genital mantarda çok etkilidir @ intolasodik asit çıkarır @ bitkilerde kullanabilirsiniz canlandigini görürsün @ zararlı böcekleri öldürür @ sivrisinek yaşamaz . Odaya sivrisinek gelmez @ buharını nefes açar @ bademcik rahatsızlığı 1dakika gargadada 30 dakikada ağrı kalmaz @ binlerce yıldır yörüklerin kullandığı ilk bitkidir @ ağız kokusuda kalmaz @ en büyük özelliği sindirim sistemindeki faydali ise ise kendine çevirerek üretir. Değilse öldürür @ hücre duvarlarını güçlendirir. @ kulunc ve sırt ağrısında muhteşemdir @ katarak için suyu ile gözü yıkayın @ abd de meksikalı kökenli tıp profesörü prostat kanserinde 100 de 70 tedavi ettiğini belgelemistir.isteyene verebiliriz @ kadınlarda göğüs kanserinde 100 de 63 etkilidir @ arı varao hastalığında etkilidir @ nefes açar astım tedavi eder @ arı kekiği çok sever @ insülin salgısını artırır @ insülin kanallarını açar @ kullandığınız suyun temiz olup olmadığını test eder @ yağları eritir Zayıflatir @ eklem ağrılarına iyi gelir @ gastrit tedavi eder @ tüm mide ağrıları kısa sürede yok eder @ ayak kokusunu tedavi eder @ tırnak mantarı ni tedavi eder @ bitkilerde kök hastalıklarında etkilidir @ klima temizler @demir ve kalsiyum tuzları vardır yorgunlukla ve dinç olmak için idealdir @iltihap giderici @ağrı dindirici @balgam söktürücü, @güçlendirici @ferahlatıcı @immun sistemi takviye edici @dezenfekte edici @hazmı kolaylaştırıcı etkisi muhteşem dir. Buradaki "thymus" kelimesi Lâtincede, güç, kuvvet anlamlarına gelir ve kekiğin önemli bir özelliğini ifade eder. *Prof. Dr. İLBER ORTAYLI* Alıntıdır
Kekik (Thymus serpyllum, Thymus vulgaris), çimenlik tarla kıyılarında, orman kıyılarında, ve çayırlardaki karınca yuvalarının üstünde yer almaktan hoşlanır. Güneş ve sıcak istediği için, toprak sıcaklığının fazla olduğu kayalık ve dağlık bölgelere çoğalır. Güneşli öğlen sıcaklarında menekşe renkli çiçeklerinden yayılan güzel koku, arıları ve böcekleri kendisine çeker. Ülkemizde kekik adı altında Origanum (Mercanköşk türleri) türlerinden elde edilen drogun satışı yapılmaktadır. Eterli uçucu yağ; Thymol (%50 civarında), Carvacrol, Borneol, Cymol, Pimen, Tanen ve flavonlar içerir. Öncelikle baharat olarak kullanılır. Yağlı ve ağır yemeklerin tadını zenginleştirir, sindirimi kolaylaştırır. Şifalı bitki olarak kekik; öncelikle kramp çözücü, dezenfekte edici ve balgam söktürücü olarak kullanılır. Akciğer ve bronşlar, mide ve bağırsaklar, kekiğin başlıca kullanım alanlarıdır. Bitkinin önemli etken maddesi olan eterli uçucu yağlar kana karışıp, bronşiyal kasları etkileyerek, krampları çözebilir. Aynı zamanda o bölgelerde bakteri oluşumunu önler. Öksürük ve üst solunum yolları iltihabında çay içimi ve gargara biçiminde kullanılabilir. Kekik iştah açar ve sindirim sistemini uyarır. Sindirim sisteminde görülen ekşimeler ve kramplı ağrılar bir bardak kekik çayı ile geçiştirilebilir, kötü kokulu ve yumuşak dışkı normalleşir. Boğmaca ve öksürük, sinir sistemi zafiyeti, romatizma ve bağırsak hastalıklarına karşı, çay içiminin yanı sıra, kekik banyoları da çok yararlıdır. Güçsüz, zayıf ve solgun çocuklara da kekik banyosu yaptırılabilir. Kekik çayı ile ayrıca adet kanamaları dengelenebilir, adet zamanlarındaki kramplı ağrılar geçiştirilebilir, ergenlik sivilceleri iyileştirilebilir. kekik çayı içimi ve kekikle karıştırılmış bal yenmesiyle organizma güçlendirilebilir ve dengeye kavuşturulabilir. Kekik tentürü friksiyonları ile (ovarak sürme) romatizmal ağrılar, sinirsel rahatsızlıklar ve organ titreklikleri tedavi edilebilir. Sıcak kekik yastıkları ağrılı bölgenin üstüne konularak büyük rahatlıklar sağlanabilir. Bu küçük bitki yastıklarını herkes hazırlayabilir. Kekik, öksürük ve mide rahatsızlıklarına karşı başka bitkilerle karıştırılarak daha da başarılı biçimde kullanılabilir.
Kekik çayı, bedenin değerli organlarını temizler. Sabahları kahve veya çay yerine bir bardak kekik çayı içen, etkisini kısa sürede fark edecektir: Zeka keskinliği, midede rahatlık, sabah öksürüğüne tutulmamak ve genel bir rahatlık. Kekik, papatya ve civanperçemi, güneşli havada toplanıp, bir kuru bitki yastığı hazırlanır. Bu yastığı uygularken, bir yandan da aynı bitkilerin karışımından hazırlanmış çay içildiğinde, sinirsel yüz ağrıları iyileşebilir. Eğer aynı zamanda kramp da varsa, kurutulmuş kurtpençesi yastığı uygulamak gerekir. Kekik, çiçeklenme zamanı olan Haziran- Ağustos arasında toplanır ve öğlen sıcağında toplananları en etkili olanlarıdır. Kekik yağı, kötürümlükte, kalp krizlerinde, organ sertleşmesinde (skleroz ), kas erimesinde, romatizmada ve burkulmalarda kullanılabilir. Mide ve dölyatağı kramplarında bitkinin içten ve dıştan kullanılması önerilir. Günde 2 bardak kekik çayı içilmelidir. Dıştan kullanıldığında, bitkilerin sap ve çiçeklerinden hazırlanmış bir kuru bitki yastığı uygulanmalıdır. Yatmadan önce bu yastık sıcak hava ile ısıtılır (kaloriferin üzerine koyarak veya saç kurutma makinesi kullanılabilir) ve midenin veya dölyatağının (rahim) üstüne koyulur. Tümörlerde, eziklerde ve eskimiş romatizmalarda da bu yastık önerilir. Solunum yolları hastalıklarında, kekik, sinirli ot ile birlikte çok eski zamanlardan beri kullanılmakta olan etkili bir yöntemdir. Balgamlı bronşitlerde, bronşiyal astımda ve hatta boğmacada, kekik ile sinirli ot karışımını, çayı, limon ve nöbet şekeri ile karıştırılarak, günde 4-5 bardak içilebilir. Zatüre tehlikesine karşı bu çay saatte 1 yudum içildiğinde etkisini gösterecektir. Kekik'in, alkol bağımlılığına karşı kullanılabileceğini de unutmamak gerekir. Bir avuç dolusu bitki, 1 litre kaynar suda haşlanır ve demlenmesi için 2 dakika beklenir. Çay termosa koyulur ve hastaya 15 dakikada 1 yemek kaşığı içirilir. Sonra mide bulanması, kusma, dışkı ve idrar çıkarma, terleme, yemek ve içmek için duyulan büyük iştah izler. Bu uygulama doğal olarak bir kerede kalmamalı ve gerektiğince yinelenmelidir. Kekik, sara krizlerine karşı da önerilebilir. Günde 2 bardak içilen bitki çayı yalnızca krizler arasında değil, yıl boyunca, 10 günlük aralarla 2-3 haftalık kürler halinde uygulanmalıdır.
UYARILAR : Kekik Çayı, içerisindeki en etkili madde olan eterli uçucu yağın (Thymol) yitirilmemesi için hiçbir zaman kaynatılmaz! Hamilelerin (Düşükleri kolaylaştırır ve bebeğin rahimden çıkmasını çabuklaştırır.) kullanmaması tavsiye edilir. Önerilen dozlar aşılmadığında, bilinen hiçbir yan etkisi yoktur. Fakat kekik yağının içten kullanımında aşırılığa kaçılması, tiroid bezinin işlevini arttırabilir. Bu nedenle guatr hastalarının kekik yağını kullanmaması tavsiye edilmektedir. Kekik çayı içimi ise böyle bir duruma yol açmaz.
Kullanım Biçimleri: Çay hazırlamak : Yarım veya bir tatlı kaşığı kurutulup, ince kıyılmış kekik,orta boy bir su bardağı dolusu kaynar suyla haşlanır, üstü kapatılarak 8-10 dakika demlendirilir ve süzülür. Günde 2-3 bardak yeni demlenmiş olarak, aç karnına veya öğün aralarında, soğutulmadan ve yudumlanarak içilir.
Kekik Banyosu: 70-100 gr kurutulmuş kekik bir tülbentin içine gevşekçe bağlanarak 2-3 litre soğuk suya eklenir. Kaynama derecesine kadar ısıtıldıktan sonra (kaynatılmaz), üstü kapalı olarak 15 dakika demlendirilir. Tülbentteki posa iyice sıkıldıktan sonra sıcak banyo suyuna (Küvet) eklenir. Banyo suyu sıcaklığı 37-38 derece arasında olmalıdır ve banyo süresi 15-20 dakikayı aşmamalıdır. Bu süre boyunca küvet içerisinde oturularak yapılan banyodan sonra üşütülmemeli ve bir bornoza sarılınarak yatakta bir süre dinlenilmelidir.
Kekik Tentürü : Öğlen güneşinde toplanmış ve ince kıyılmış çiçekli dallar, gevşekçe, bir şişenin ağzına kadar doldurulur, üstüne konyak veya 35-40 derecelik etil alkol, bitkilerin üstüne çıkana kadar eklenir. 14 gün boyunca, arada bir çalkalanarak, güneşli ve sıcak bir ortamda bekletilir, sonra tülbentten geçirilerek süzülür. Koyu renkli şişelerde, serin bir ortamda saklanmalıdır.
Bitki yastığı: Öğlen güneşinde toplanıp kurutulmuş çiçekli dallar, ince kıyılarak keten bezinden yapılmış bir yastığa doldurulur ve ağzı dikilir. Yatmadan önce sıcak, kuru hava ile (Örnek : Kaloriferin üzerinde veya saç kurutma makinesi kullanılabilir) ısıtılır ve hasta organın üstüne koyulur.
Kekik Yağı: Aynı tentür işlemi gibidir, konyak yerine, sızma zeytinyağı kullanılır. Bir şişenin içine doldurulan çiçeklerin üstüne sızma zeytin yağı eklenerek, 10 gün güneşte bekletilir ve kullanılacak kadarı süzülür.
Karışım: Öksürüğe karşı, 2 ölçü kekik, 1 ölçü sinirli ot, 1 ölçü ezilmiş anason iyice karıştırılır. Bir tatlı kaşığı bitki "Çay Hazırlamak" başlığı altında belirtildiği şekilde demlenir ve balla tatlandırılarak, küçük yudumlarla içilir.
Kekik, birçok derde iyi geliyor
Uzmanlar, kekik otunun yapısında bulunan minerallerinden dolayı birçok sağlık probleminin çözümünde etkili olduğunu belirtiyor.
Kolesterol düşürülmesinden, sara krizini önlemeye ve ağrıların tedavisine kadar bir çok işe yarayan kekik, baharat özelliğiyle de yemeklerde kullanılıyor. Yaygın olarak lezzet arttırıcı baharat olarak sofralarda kullanılan kekik otunun, birçok sağlık problemine iyi geldiği bildirildi. Halk arasında “tahtacı otu”, “güvey otu” ve “pervane otu” olarak adlandırılan kekiğin; kolesterolü düşürdüğü, sara krizin önlediği, mide, karın ve baş ağrılarında etkili olduğu, ani spazmları çözdüğü ve ergenlik sivilcelerinin tedavisinde etkin rol oynadığı belirtildi. Uzmanlar, kekik otunun ve kekik otundan yapılan çay ve
KEKİK MUCİZESİ
Türkiye'de yoğun olarak yetişen kekik çeşitlerinin, antioksidan, antikanserojen, antidiyabetik ve antikolestremik özelliği olduğu bildirildi.
Erciyes Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. Osman Sağdıç, kekik üretimi açısından dünyada önemli bir konumda bulunan Türkiye'de, Origanum, Thymus, Thymbra, Saturaje, Sideritis ve Salvia cinsi kekiklerin yoğun olarak yetiştiğini, bu kekik çeşitlerinin sağlığa çok faydalı olduğunu söyledi.
Dünyada kekik çeşitleriyle ilgili birçok araştırma yapıldığını, bu araştırmalar sonucunda bu bitkilerin mikrop öldürücü özellikte olduğu ve yoğun şekilde fenolik madde içerdiğinin saptandığını belirten Sağdıç, kekiğin sağlığa faydalarını şöyle özetledi:
“Kekik, içerdiği maddelerle hücrelerden salgılanan serbest radikalleri bağlayarak sağlık açısından birçok fayda oluşturmaktadır. Kekik, içeriğindeki maddelerle vücutta hücre koruma sistemlerini geliştirmesiyle antioksidan, kanser oluşumunu engellemesiyle antikanserojen, diyabet hastalığını engellemesiyle antidiyabetik ve vücuttaki kolestrol oranını ayarlamasıyla antikolestremik özellikler taşımaktadır. Bu özellikleri ile kekik, yaşlılığı geciktirmekte, tümör oluşumunu engellemekte, şeker hastalığına iyi gelmekte ve gıdaların bozulmasını doğal yollarla engellemektedir.”
DOĞAL KORUYUCU Gıdaların bozulmalarının önlenmesi için koruyucu maddeler kullanıldığını, ancak kimyasal koruyucu maddelerin sağlık açısından bazı riskler taşıdığını ifade eden Yrd. Doç. Dr. Osman Sağdıç, doğal koruyucu özelliği olan kekiğin bu riskleri ortadan kaldırdığına dikkati çekti.
Gıdaların üretiminden tüketimine kadarki süreçte sağlıklı olarak saklanabilmelerinin önemli bir sorun olduğunu ve bu alanda sürekli araştırmalar yapıldığını kaydeden Sağdıç, şöyle devam etti:
“Gıdaların mikroorganizmalar ve oksidasyonla bozulmaları sonucu, ticari değerleri kaybolmaktadır. Bunun için gıdaların tüketiciye ulaşıncaya kadar dayanıklılığının korunması için, kimyasal sentetik koruyucular kullanılmaktadır. Kullanımları gıda kodeksleri ile sınırlandırılan kimyasal koruyucular, limit aşımında kanserojen etki yapmakta ve insan sağlığını tehdit etmektedir. Doğal antimikrobiyal özellik taşıyan kekik grubu bitkiler, bu riskleri ortadan kaldırmakta, doğal yollarla koruma sağlamaktadır.”
Kekiğin, sağlık açısından faydaları göz önünde bulundurularak çok farklı alanlarda kullanılabileceğini kaydeden Sağdıç, gıda sektörünün yanı sıra tıp, eczacılık ve kozmetik alanlarında da kullanılabileceğini, hayvan yemlerine katılarak et kalitesinin ve hayvan sağlığının korunabileceğini, çay olarak içilerek insan sağlığına faydasının sağlanabileceğini söyledi.
EKONOMİK BOYUT Türkiye'nin dünyada baharat bitkilerinin üretimi ve ticaretinde Çin ve Hindistan'dan sonra üçüncü ülke konumunda olduğunu, yıllık 30 bin ton civarında doğal bitki ihraç ettiğini bildiren Yrd. Doç. Dr. Osman Sağdıç, birçok önemli kekik türünün yetiştiği Türkiye'nin, dünya kekik ihracatının yüzde 75'ini elinde bulundurduğunu söyledi.
Kekik üretimi ve ticaretinin geliştirilmesiyle ülke ekonomisine ciddi katkılar sağlanabileceğini belirten Sağdıç, Türkiye'nin yıllık ortalama 11 bin ton civarında kekik üretimi yaptığını ve bundan 21 milyon dolar gelir elde ettiğini ifade etti.
Türkiye'nin ABD, Avustralya, Kanada ve Avrupa ülkelerine ihraç ettiği kekik türleri arasında Türk kekiği (Origanum onites), sütçüler kekiği (Origanum minutiflorum), karabaş kekiği (Thymbra spicata) ve beyaz kekik (Origanum majorana) bulunduğunu belirten Yrd. Doç. Dr. Osman Sağdıç, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kekik üretiminin ülke ekonomisine sağladığı katkının artırılması için, üretimin teşvik edilmesi gerekir. Kekik, belediyelerce süs bitkisi olarak kullanılabilir, ormanlara tohumları saçılarak geliştirilebilir ve tarlalarda yetiştirilerek gelir kaynağı haline getirilebilir. Türkiye, toprak ve iklim şartları bakımından buna çok uygundur.” KEKİK Sinir Sistemi : Bedeni ve Ruhi bunalımlarda, sinir zafiyetinde. Solunum yollarında : Astım, Bronşit, Verem, Enfizeme de diğer hastalıklar için Solunum yollarını sterilize etmekte. Dolaşım sistemi Düşük tansiyonu normal hale getirmede, Kansızlıkta, Beyaz kürecikleri artırarak dayanıklılığı artırır. Hazım yollarında: iştah açmada, hazım zorluğunda bağırsaklardaki kokuşma ve gazda, ishallerde, Tifoda çok fayda verir, bağırsaklardaki faydalı mikropları güçlendirir. Soğuk algınlığı, Grip, Nezle, Beyin nezlesi, ateş Anjinde çok faydalıdır. Regl söktürür. Bağırsak parazitlerini döker.
KEKİK (thymus serpyllum)
Güneşli çimenliklerde, tarla ve orman kenarlarında, çayırlarda yetişir. Çok sıcağa ve güneşe ihtiyacı vardır. Onun için taşlı yerlerde, toprak sıcaklığının çok sıcak olduğu yerlerde yetişir. Öğle sıcağında morlarla süslü renkli çiçeklerinin yaydığı güzel kokuya arı ve böcekler üşüşür.
KULLANIM TABLOSU Çay: dolu çay kaşığı kekiği 200 gr. Su ile kaynatın ve bir dakika demleyin. Hülasa: öğle güneşinde toplanmış çiçekler bir litrelik şişeye ağzına kadar doldurun.40 derecelik iyi şarap, üzerine doldurarak, 14 gün güneşte bırakın. Kekik yağı: Öğle güneşinde toplanmış çiçekli sapları aynen şişeye doldurup üstüne zeytinyağı koyun. Kekiklerin üstünde iki parmak yağ olsun. 14 gün güneşte bırakın. Kekik şurubu: Güneşte toplanan çiçekli sapları elinizde nemlendirerek, ıslak ellerle bir kavanoza koyun, aralarına kat kat şeker koyun. Üç hafta kadar güneşte bekletin, sonra kekikleri az su ile yıkayın. Bu suyu şuruba ilave edin ve en kısık şekilde kaynama haline gelmeden pişirin, şurup ne ince ne kalın olsun. Bunun için bir yada iki defa soğutulup denemesi yapılır.
HASTALIKLAR
İdrara ve kadınların adetlerine tesir eder ve düşüğü önler. İç organları temizler, cüzam, felç ve sinir hastalıklarına tavsiye edilir. Mide ve adet kramplarına kekik yağı, müzminleşmiş romatizma için kuru ot yastık çok faydalıdır. Kekik banyosu rahat uyutur. Kekik alkolikler içinde çok faydalı bir koruyucudur
KEKİK
Romatizmadan tansiyona, öksürükten hazımsızlığa birçok rahatsızlığa olumlu etkisi var
Sağlık kaynağı kekik Yemeklerin tadını zenginleştiren bir baharat olarak biliyoruz onu. Ama aynı zamanda yağıyla, suyuyla, çayıyla şifa veren bir bitki. Mikropları öldürüyor, hazmı kolaylaştırıyor, kolesterolü düşürüyor. Tansiyonu dengeleyip ağrıları gideriyor. Ve dünyanın en iyi kekiği Türkiye´de yetişiyor.
Çoğu insan pirzolayı, ızgara eti onsuz düşünemez. Mis gibi kokusuyla ete ayrı bir lezzet katar. Akdeniz mutfağına özgü yemeklerin de vazgeçilmez baharatıdır. Salatalarda, zeytinyağlılarda, makarna soslarında sıkça kullanılır.
Nedir Türk kekiğinin sırrı? Türkiye adeta bir bitki cenneti. Özellikle de kekik konusunda çok iddialıyız. Bugün Türkiye´den en çok ihraç edilen bitki kekik. Kekik yağı da ihraç ediliyor. Türk kekiği, dünyanın en kaliteli kekiği.
Kekiğin yanı sıra hangi bitkiler ihraç ediliyor? Meyankökü de Türkiye'den gidiyor dünyaya, ancak meyankökü ihracatı son yıllarda azaldı, çünkü meyankökü ilaçtan çok, tütün, şekerleme ve meşrubat sanayisinde kullanılmaya başlandı. Bunun dışında, adaçayı, defne, şakayık çiçekleri, şakayık kökleri, sarı kantaron da sık ihraç edilen bitkiler arasında. Ayrıca Türkiye, gül yağı üretimi konusunda da dünya çapında bir ülke. Bunların yanında Türkiye, pek çok değişik bitki esanslarının önemli üreticisi haline geldi. Yaptığımız bir çalışmada, Türkiye'nin tıbbi ve aromatik bitki ile bitkisel ürünler ihracatının, yılda 100 milyon dolarlık bir kapasiteye ulaştığını tespit ettik. Yani Türkiye yılda 100 milyon dolarlık ihracat yapma kapasitesine sahip. Bu sayı artmış bile olabilir. Ürünlerimizin kalitesi arttıkça fiyatı da artıyor. Örneğin kekikte çok iyi durumdayız. Dünyanın en temiz, en kaliteli kekiği, en temiz kekik yağı Türkiye'den gidiyor.
Kekiğin en çok hangi bölümü işe yarıyor? Pilot tesislerimizde hammaddeleri kazanın içine koyarız. Esansını elde etmek istiyorsak, alttan buhar veririz. O buharla birlikte esanslar bitkinin içinden serbest hale geçer ve suyla birlikte soğutucuda soğuyup tekrar sıvı haline dönüp aşağıya iner. Yağ, suyla karışmadığı için yüzer. Biz de onu ayırırız. Özel tesislerimizde bitkinin içindeki özü alıyoruz. Kekiğin posasını istersek su, istersek alkolle kaynatıp onun içinden de bir ekstre elde ederiz. Onu yoğunlaştırdığımız zaman da katı bir madde elimize geçer. Bu da antioksidan özelliğe sahiptir. Bunlar da doğal katkı maddeleri olarak gıdalarda kullanılabilir. Kekiğin aslında çok özelliği var. Hemen hemen hiçbir şey israf olmuyor. Her şeyi alınmış posa da gübre olarak kullanılabiliyor. Yem fabrikalarına da verilebilir. Hemen hemen her tarafı işe yarıyor kekiğin.
Peki neden eczacılar bitkilere sahip çıkmıyor? Birçok gelişmiş ülkede doktorlar bitkisel ürünleri reçeteye yazar ve eczacı bu ürünleri eczanesinde hazırlayarak hastaya verir.
Sahip çıkıyorlar, ancak doktorlar reçeteye yazmıyor. 30-40 yıl önce, tıp fakültelerinde Materia Medica diye bir ders vardı. Bu derste, tıpta kullanılan bütün maddeler ve bitkiler öğretilirdi. O zamanki tıpçılar bitkileri bilirdi. Ancak artık hekimler tıbbi bitkileri hiç bilmeden mezun oluyor. Konuyu bilmedikleri için de bitkilerden uzak duruyor, bunları `koca-karı ilaçları' olarak görüyorlar. Örneğin Almanya'da tıp fakültelerinin hepsinde bitkilerle tedavi dersi okutuluyor. Bitki işini eğitimleri sırasında gördükleri için de hastalara daha bilinçli bir biçimde reçete yazıyorlar. Bir doktor-eczacı-hasta zinciri oluşmuş durumda. Türkiye'deki eksiklik bu.
Anadolu Üniversitesi Bitki Kimyası Laboratuvarı´nda küçük çaplı üretimler yapılıyor. Örneğin kekik yağı, defne yağı, adaçayı yağı gibi bitkisel esanslar burada üretiliyor.
Aromatik bitkilerden uçucu yağ (esans) üretimi, analizi, kalite kontrolü, biyolojik etkinliği ve aroma kimyasallarının izolasyonu, kalite kontrolü gibi işlemler yapılıyor. Mikrodistilasyon Sistemi sayesinde, tek bir tohumdan veya yapraktan dahi uçucu yağ elde edilebiliyor. Normalde 100, 200 gram, hatta yarım kilo gerekebilir. Uçucu yağlar, parfümeri, kozmetik ve gıda sektöründe kullanılabilir.
Hücre ve Doku Kültürü Laboratuvarı: Bu laboratuvarda, insan ve hayvan dokuları üretilerek, onlar üzerinde bitkilerle deneyler yapılıyor. Örneğin anti-kanser etki deneyleri yapılıyor, yara iyileştirici maddeler veya yaşlanmayı önleyici etkiler, bitkilerin zehirli olup olmadıkları araştırılıyor. Bu çalışmaların avantajları var. Hayvan deneylerinde sürekli hayvanları kanser edip öldürmek gerekiyor. Oysa hücreler üzerindeki deneylerde, istenilen miktarda hücre üzerinde çalışılabiliyor. Bu hücreler ise eksi 195 derecede donduruluyor. Biyotransformasyon Laboratuvarı: Burada `mikroplar çalışıyor'. Mikroorganizmalar, verilen maddeleri yedikleri an, metabolize edip onları başka bir maddeye çeviriyorlar. Her mikrop farklı madde üretiyor. Böylece yeni maddeler de keşfedilmiş oluyor. Biyoteknolojinin ön adımları olan bu çalışmalarla, değeri olmayan veya tedavi edici etkisi az olan birtakım maddeler mikroplara çevirtilerek, tedavi etkisi yüksek maddeler haline getirilebiliyor. Örneğin kokusu olmayan maddeler kokulu hale; ucuz maddeler pahalı hale dönüşüyor.
| |||||
ŞİFALIBİTKİLER Sitesi bir BİLGEADAM Kuruluşudur, ADNAN ÖZTÜRK'e aittir. Designed: byAdnanoe |